cindrellaundertheumbrella@hotmail.com

29 Eylül 2010 Çarşamba

Twist Yarışması Başladı!

Beklenen gün geldi:) Twist 2 şanslı izleyicime sezonun favorisi ve benim de çok beğendiğim kürklü çantadan hediye ediyor. Kazanmak istiyorum diyorsanız yapmanız gereken 2 basit şey var:

1- İzleyicim olmak; değilseniz soldaki izle butonuna tıklayıp varolan bir mail adresinizle izleyici olabilirsiniz.

2- Sonrasında Twist'in lookbookunu http://www.twist.com.tr/lookbook/ tıklayıp baktıktan sonra size neler hissettirdiğini, niçin beğendiğinizi bir ya da birkaç cümleyle özetlemek! Ve bu yazıya yorum olarak bırakmak.

En yaratıcı,en beğendiğimiz, düşüncelerini en güzel özetleyen 2 yorum sahibi çantayı kazanıyor!

Hadi biraz yaratıcılık zamanı:)

PS. Yarışma Cuma gecesi saat 12:00'ye kadar devam edecek!! Bıraktığınız yorumlar yarışma bittikten sonra görünecek. Ayrıca birden fazla yorum bırakanların sadece bir yorumları geçerli olacak ve adsız kullanıcıların yorumları geçerli sayılmıycak. Söylemedi demeyin. İyi olan kazansın:)

Edit: Yorum bırakan herkese teşekkürler:) Sonuçlar haftaya burada olacak. O kadar güzel yorumlar bırakmışsınız ki seçim süreci bir hayli zorlayacak bizi:)

24 Eylül 2010 Cuma

Çarşamba Twist'ten hediye günü

Twist'i ne kadar sevdiğimi blogumu takip edenler bilirler. Yaratıcı kıyafetlerine ve aksesuarlarına hayranım. Bu sezon da beni yanıltmadılar yine çok güzel bir koleksiyonla karşımızdalar. Bir de harika kampanya görselleri var ki tekrar tekrar bakmaktan kendimi alamadım. Dergi formunda çıkardıkları bu lookbooku mağazalardan edinebilir ya da http://www.twist.com.tr/lookbook/ sayfasında görebilirsiniz.

Ben Twist'i seviyorum Twist de sizi seviyor ve Çarşamba günü sizi blogumda hediyeler bekliyor:) Çarşamba'yı beklemede kalın. Beklerken lookbooka göz gezdirmeyi ihmal etmeyin, bakarsınız lazım olur;)




22 Eylül 2010 Çarşamba

Contact Information

Bu aralar sizden sıkça gelen mail, facebook, twitter yorumları üzerine genel bir açıklama yapmayı uygun gördüm.
İlk olarak facebook hesabımı özel tutmayı tercih ediyorum, özel hayata saygı lütfen:)
Mail olarak cindrellaundertheumbrella@hotmail.com adresini kullanıyorum ve hergün kontrol ediyorum. Mail attık cevap alamadık diyorsunuz junkları bile kontrol ettiğim için muhtemelen mail adresini yanlış yazdığınızı düşünüyorum. Biraz uzun olduğu için harflere dikkat:) Mailleriniz itinayla cevaplanır.
Ve son olarak twitter hesabım herkese açık, Buraya tıklayarak takip edebilirsiniz.

It's an announcement of my contact details:) First of all, my facebook account is private so dont ask, privacy please:) Secondly, you can send me emails anytime you want cindrellaundertheumbrella@hotmail.com please check that you write it right! And finally, i got a twitter account and open to everyone. If you want to follow me Click!

PS. Elbiseden gözlerimi alamıyorum!!
I cant take my eyes of that Lanvin dress!!!

21 Eylül 2010 Salı

Get Your Daily Dose of Fashion!

Canın hiçbir şey yapmak istemiyor mu? Mutsuz musun? Evden çıkmak mı zor geliyor? Yoksa iş yerinde mi sorunlar yaşıyorsun? Kendini iyi hissetmiyor musun? Herşey üstüne üstüne mi geliyor? Tüm sorunların seni bulduğunu mu düşünüyorsun? Bu sorulardan birine bile cevabın evet ise yaşam enerjini kaybetmişsin. Neye ihtiyacın olduğunu biliyorum:)

Are you feeling depressed or stressed? Do you feel unhappy? Have you got some troubles at the office? Is there any problem at home? Dont you feel comfortable anymore? Do you think that you are the only one who have troubles? If you answer yes at least one of these questions it means that you need a breath of life! I know how can you take it.

Sabah-akşam tok karnına moda aşkını almalısın!
*
Get your daily dose of fashion-passion in the morning and evening on a full stomach!

Etkisini göstermeye başladı bile. Daha iyi hissediyorsun, daha bir kendinden emin daha gözalıcısın artık ama yetmez. Biraz da stil önerilerine, sezon trendlerine, moda haberlerine, ilham almaya ihtiyacın var.

It has already begun to show the effects,can you feel it? More confident, more glamorous but it is not enough. You also need style tips, new trends, fashion news and inspiration.

İşte şimdi oldu:) Güne daha pozitif başlayabilir, eve daha mutlu dönebilir, kendine güveninin keyfini çıkarabilir, sorunlarının artık sorun olmaktan çıktığına şahit olabilirsin!

now, you are cured! You can spread positive energy all around, come back home happily, enjoy your confidence, get your problems out of your mind!

İşte bu yüzden burdayım!:)

This is why I'm here:)

20 Eylül 2010 Pazartesi

DIY- Furry UGG

Biliyorum kiminizin Ugg görmeye tahammülü bile yok ama ben o seven çoğunluktanım evet:) Sizin de ayaklarınız tüm kış buz kesseydi belki halimden anlardınız. Bu kış da ugglarımı giymeye devam edicem ama biraz değişiklik fena olmaz diye düşündüm ve süslemeye karar verdim. Chanel'le başlayan kürk furyası kış sezonunu ele geçireceğinden biraz kürk ve payet ekledim. Bu kadarı bana abartı derseniz sadece kürk şeritlerle de süslemeyi deneyebilirsiniz. Yapıştırıcı olarak deri, cam, plastik, kumaş herşeyi yapıştırabilen ultra güçlü Scotch extra kullandım. Bauhaus ya da hırdavatçılarda bulabilirsiniz. Evet artık Ugglarım kimseninkine benzemiyor:)
***
I wasnt doing d-i-ys for a long time so i decided to do something for the winter season and decorate my uggs with fur and sequins. i hope you saw the chanel show and knew that fur is coming so this is why i chose fur. If you think this is too much you can just try fur without beads and sequins. Hope you like! xxx





18 Eylül 2010 Cumartesi

Marchesa SS2011 RTW

Çok az tasarımcı/marka vardır insanı içine çeken, bütün tasarımlarıyla etkilemeyi başaran. Georgina Chapman ve Keren Craig'in Marchesa'sı da onlardan biri. Her defasında daha da büyüsüne kaptırıyor sizi... Tekrar tekrar baktırıyor, içinde nasıl görünüceğinizi düşletiyor. Sahip olma arzusu yaratıyor. Nefes kesici... Yeni bir deyim yaratıyorum, haftasonunuz Marchesa'nın elbiseleri kadar güzel geçsin:)

There are only few designers/brands that affect you by the whole designs. Georgina Chapman and Keren Craig's Marchesa is one of them. Definitely breathtaking... and makes every women desire them. I made up a new expression, have a nice weekend as much as Marchesa's dresses:)










source: style.com

17 Eylül 2010 Cuma

First Fashion's Night Out in İstanbul

Dün akşam Vogue Fashion's Night Out için Bağdat Caddesindeydim. Fener alayı ve şampiyonluk kutlamalarından sonra Cadde en kalabalık günlerinden birine tanıklık etti. Tükenen ikramlardan anlıyorum ki mağazalarda böyle bir saldırı beklemiyorlardı. Saldırı diyorum çünkü insanlar için bu etkinlik biraz bedava içecek-yiyecek etkinliğinden ibaretti. Etkinliğin adına Fashion is Out diyenler duyduğum için olayla ne kadar ilgili olduklarını da anlayabildim:)
*
Bağdat Caddesinde trafik kilit olmuştu. Forever New'in limuzini de o gece trafikte hapsoldu. Belki önümüzde sene caddeyi trafiğe kapatmayı akıl ederler ve sokak gösterilerine yer verirler. Böylelikle insanlar etkinliğin daha keyfine varabilirler.
*
Mağazalara gelecek olursak, o kadar kalabalıktı ki bazılarına girmek bile istemedim. Zaten insanlar da meraktan girip çıkıyorlardı, ben ellerinde alışveriş poşeti olan çok az insanla karşılaştım. Louis Vouitton bile o kadar kalabalıktı ki insanlar bu fırsattan istifade girelim demişlerdi herhalde:) Fashion's night Out tişörtlerinden giyen ise sadece bir kız gördüm. Mağaza çalışanları da uzun süre çalışmaktan bezmişlerdi, güleryüz veya karşılama yoktu. Ben belki biraz geç gittiğim için karşılaştığım manzara buydu, ilk başlarda nasıldı bilemiyorum tabi.
*
Fashion's Night Out için caddedeki mağazalar fazla uğraş vermişler gibi gözükmüyorlardı. Dış aydınlatmalar ve müziklerden ibaretti çoğu mağazanın etkinliği. Benetton vitrine canlı mankenler kullanmıştı. Tommy hilfiger da mankenlerini bahçede rugby oynatıyordu. Roman, Loreal'la anlaşmıştı ve müşterilerine makyaj yapıyor ve Vogue kapağında resim çekilme imkanı tanıyordu. Damat Tween DJ ve fotoğrafçı getirmişti.
*
İlk başlarda bir festival havasına bürünen cadde bir süre sonra kalabalığın etkisiyle fazla bunaltıcı oldu. Ellerinde biralar sokakta içenler, çekirdek çitleyenler, topuklu ayakkabılarını ilk kez bu etkinlik için giyip yürüyemeyenler, mankenleri dikizleyen apaçiler kısacası her türlü insan vardı:) Bu etkinlik en çok cafelere, restoranlara yaradı bence, hepsi doluydu. Seneye mağazalar ve etkinliği düzenleyen Vogue ekibi çok daha fazla uğraş vermeli... Modaseverlerin ve alışverişe gelenleri daha teşvik edici, eğlendirici aktiviteler bulmalılar.
*
Benim Vogue ekibinden bir de ricam var. Geceye dair rakamları paylaşsınlar lütfen. Ne kadar alışveriş yapılmış, tahmini ne kadar insan katılmış, kaç adet FNO tişörtü satılmış?
*
Siz de benim gibi Nişantaşı ve İstinyepark nasıldı diye merak ediyorsanız diğer blogları izlemede kalın.
*
Last night first fashion night out was held in İstanbul. Bağdat Street was one of the places that joined this activity. It was too crowded and i couldnt find anything special for tonight except the music, lights and offerings. You can see some of the photos below from the night and my nerd style:)





Madem okul açılıyor ben de Nerd style giyiniyim istedim:)

Hırka / Cardi: Massimo Dutti

Gömlek / Shirt: Fts 64

Siyah atlet / tank top: Mango

Kolye / Necklace: Claire's

Şort / Shorts: DIY Mavi Jeans

Çanta / Bag: Stradivarius

Çorap / Socks: Penti

15 Eylül 2010 Çarşamba

Go Mongo!

Yeni fotoğraf makinemle beraber artık blogda bol fotoğraf, az yazı göreceksiniz, itirazı olan?:)
Bugün öğle yemeğinde uzun zamandır gitmek isteyipte gidemediğim Go Mongo'ya gittik. Ben pek etçil bir insan olmadığım için açık büfe et fikri pek beni cezbetmemişti ama merakıma yenik düştüm. Etler, sebzeler, soslar ve baharatları tabağınıza ekliyorsunuz ve şefin ellerine teslim ediyorsunuz. Seçtiğiniz etler ve noodlelar sizin için pişirelerek getiriliyor. İstinyepark'a ya da Suadiye'ye yolunuz düşerse deneyin derim. Bu kadar İstinyepark yeter diyip, yarın Fashion Night Out için Bağdat Caddesi'nde olacağım. Siz nereye gitmeye karar verdiniz??

I got a new camera so from now on you will see many photos and little articles on the blog:)
Today we went to Go Mongo, mongolian restaurant, for lunch where they cook what you pick from the open buffet, meat, vegetables, spices etc. It was delicious, if you have a mongolian restaurant around, you should taste. And tomorrow there is a first fashion night out in İstanbul, so we are all excited, Im going to take many photos to share with you:)





Daha önce pek çok kez gördünüz biliyorum ama bu beyaz Twist bluzumu çok seviyorum. Twist yeni sezonda yine şahane. Haftaya da sizi Twist'ten süprizler bekliyor, şimdiden lookbookuna bir göz gezdirin derim:) http://www.twist.com.tr/lookbook/
Ve yazın tamamını şapka ve eşarpla geçirdim desem inanır mısınız? Kafamı boş bırakmamaya özen gösteriyorum:)

Bluz / Blouse: Twist
Jeans: G plus
Çanta / Bag: Stradivarius
Eşarp / Scarf: Mexx
Gözlük / Sunglasses: Vintage Carrera




P.S Kendime not, fotoğraf makinesinin tarihini ayarla.

13 Eylül 2010 Pazartesi

Cindrella on The Observer!

Bugün sabah Facehunter Yvan'dan gelen bir mesajla The Observer'ın online ve yazılı versiyonlarında olduğumu öğrendim. Sevincimi sizinle de paylaşmadan olmazdı tabi:) Yvan'ın İstanbul izlenimlerini paylaştığı köşesi için tıklayın.

Today in the morning, i was surprised by the message coming from Facehunter Yvan. It was written on the message that i was on The Observer(online and print edition) and he made me so so happy:). If you like to read Yvan's istanbul scout, click. Thanxx Yvan!!

6 Eylül 2010 Pazartesi

Say NO to fast fashion!

Herşey ne kadar hızlı gelişiyor, zaman ne kadar hızlı geçiyor. Farkında olmadan neler değişiyor hayatımızda. Kelimelerin başlarına eklenen 'fast'lerle daha bir hızlı akıyor sanki zaman. Eskisinden daha da düşüncesiziz galiba bir de. Bilinçsizce tüketiyoruz, kirletiyoruz dünyamızı. En son ne zaman kendiniz için birşey aldınız. Dün, 2 gün, 5 gün önce? O kadar sık alışveriş yapar olduk ki artık ihtiyacımız var mı düşünmüyoruz bile. Dolabınızda 5 kotunuz var ama 6.yı almamak için zor duruyorsunuz öyle değil mi? Ya da yeni sezon ürünler mağazaları dolurunca bu kış bir de camel rengi palto almalısınız kesin. Bir siyah çantaya ihtiyacım var mutlaka diyorsunuz ama 4 tane daha siyah çantanız var zaten. Evet ben de yaşıyorum bunları. Sürekli bir alışveriş dürtüsü içerisindeyim. Durup düşünmek istiyorum artık. Gerçekten ihtiyacım var mı? Yoksa keyfimden mi alıyorum? Binlerce muhtaç insan varken benim bu dolabıma sığdırmakta zorluk çekeceğim ayakkabıyı almam gerekiyor mu? Bu kadar bencil olabilir miyim? Belki giymediklerinizi veriyorsunuz içinizi rahatlatıyorsunuz, peki dolabınıza girip aynı hızla çıkan kıyafetler kredi kartınızın ekstresine ne derece hızlı yansıyor? Peki aldığınız bir tişört üretilirken atmosfere ne kadar gaz salınıyor haberiniz var mı? Hızlı modanın en büyük destekçileri büyük hazır giyim firmalarının bizi sürekli alışverişe yönlerdiklerinin farkında mısınız? %70 indirimde bile kar ettiklerinin? Güzel giyinmek hepimiz için önemli biliyorum ama sürekli birşeyler satın almak ne derece gerekli?. Bu ay hiçbir şey satın almasanız dolabınızdaki kıyafetler sizi zaten idare etmeyecek mi? Alışverişe gittiğinizde almak istediğiniz şeye ne derece ihtiyacınız var, niçin almak istiyorsunuz lütfen 2 kez düşünün!!!Bilinçsiz tüketime hayır eylemi başlatıyorum. Ben artık her canım sıkıldığında gidip alışveriş yapmayacağım, dolabımda duran kıyafetlerimi değerlendireceğim gerekirse do-it-yourselflerle onları geri kazanacağım ve en önemlisi artık alırken 2 kez düşüneceğim. Bilinçsiz Tüketime Hayır!! Kim benimle?

5 Eylül 2010 Pazar

Diamonds are a girl's best friend but...

Alyanslar, tektaşlar hep bilindik formda mı olmak zorunda sanki? Solange Azagury de bu tekdüzelikten sıkılmış olacak ki değerli taşlarla ve altınla şaşırtan tasarımlara imza atmış. Yüzüğünüz kimsede göremeyeceğiniz bir tasarım olsun istemez misiniz? O önemli anda fazla söze gerek bırakmayan Marry me yazılı yüzük, pırlanta biçimi oluşturulmuş 3 boyutlu yüzük, tektaşa farklı bir bakış getiren eller ve pırlantayla oluşturulmuş geometrik formlar beni kendine hayran bıraktı. Diamonds are a girl's best friend olduğu gerçeği hiç değişmeyecek ama tamturların, trioların, klasik tektaşların yerini yeni nesil tasarım mücevherlere bırakma vakti gelmedi mi?

I wonder why all the engagement or wedding rings are always in a same shape. So jewellery designer Solange Azagury thinks the same thing, she designs fine jewelleries which you cant see somewhere else. Marry me ring saves men from proposing, they dont need words anymore. Or diamond shaped 3D golden rings, what a nice idea. Im in love with that solitaire ring, did you notice the hands that holding the ring? And geometrical shaped diamond ring, lovely.


1 Eylül 2010 Çarşamba

Last and least!

Istanbul Fashion Week bitti ama benim yazacaklarım hala bitmedi:) Son günün kıyafetleri bunlar. İlk fotoğraf Yvan'ın namıdiğer facehunter'ın objektifinden...Yvan'ın İstanbul fotoğrafları harika, istanbulu bir de onun gözünden görün. http://yvanrodic.blogspot.com/ Yanımdaki güzel bayan bizi uzun süre yüzünden mahrum bırakan ve ani bi kararla açan Jojee'den başkası değil:)
***
Fashion week is over but not for me yet:) i still making posts about fashion week, sorry. First photo is from Özlem süer show at maidens tower. Facehunter Yvan took this perfect photo. Check out his other photos which he took during istanbul fashion week. http://yvanrodic.blogspot.com And the beautiful lady near me is my blogger friend Jojee.

Bluz / Blouse: Zara
Pantolon / Trousers: Zara
Çanta / Bag: Nine West
Ayakkabı / Shoes: Enzo angiolini

Kırmızı halıda beni fotoğraflayan kişi ise Alışveriş Cini. Fashion week boyunca Cin sokakta bölümü için çektiği fotoğrafları kaçırmayın.

***
Another blogger friend Alisveris cini took many photos of the stylish people during the fashion week. And here is my photo taken by her.

Twitter Updates