cindrellaundertheumbrella@hotmail.com

19 Ekim 2010 Salı

Italy trip - Venice

Milano'dan sonra trenle Venedik'e geçiyoruz. Masal şehri mi rüya mı tam kestiremiyorum. Bitmesin istiyor insan ilk başta. 2. gün ise biraz sıkıyor birbirinin aynı sokaklar, aynı köprüler... Akşam olduğunda ise kendime sormadan edemiyorum. Burası turistler için yaratılmış bir şehir olabilir mi diye? Çünkü evlerde hayat yok gibi ve sokaktaki tüm insanlar turist.

Hızlı trenler çok konforlu ama biraz pahalı. Bir ay önceden biletlerinizi alırsanız %30 indirim var. Biletçi amcalar çok asabi ve titizlikle tek tek biletler kontrol ediyor. Biletsiz bindiyseniz ya da biletinizi binerken makinelere okutmadıysanız cezası büyük.

Venedik'e geldiğimizi etrafımızı saran sulardan ve çok katlı otoparktan anlıyoruz. Venedik'te araba yok daha doğrusu araba yolu yok:) Tüm ulaşım denizden. Vaporettolar, tekneler gondollor... Tren istasyonundan çıkınca sizi direk nehir karşılıyor ve sayısız turist. Otelimiz trenden inince ilk meydanda, fazla aramıyoruz. Şirin döşenmiş odamıza eşyalarımızı bırakıp keşfe çıkıyoruz.
Yine bir harita alıyoruz elimize ve başlıyoruz gezmeye. Büyüleniyoruz adeta. Gerçek olamayacak kadar şirin ve sevimli bir şehir. Nereye bakıcağımızı şaşırıyoruz. Yürüyoruz yine, heryer yürüme mesafesinde...

Rialto köprüsü Venedik'in en büyük köprüsü. Zaten sokakta turistleri takip ettiğinizde sizi Rialto'ya götürüyorlar:) Ama buna da gerek yok çünkü tam kaybolduğunuzu hissettiğinizde mutlaka bir Rialto tabelasıyla karşılaşıyorsunuz hem de ilk bakıcağınız yere yerleştirilmiş şekilde.

Tüm ulaşımın denizden olduğunu görünce şaşırıyor insan. Tüm yükler denizden taşınıyor ve tüm yolcular. Neredeyse her evin önünde teknesi var.


Venedik'te alışveriş yapabileceğiniz tek yerler maske satan dükkanlar, meşhur murano camlarından yapılmış hediyelikçiler ve tabiki intimissimi ve calzedonia:) Her fiyata maske bulmak mümkün. 5 Euro'dan başlıyor 100Euro'ya kadar çıkabiliyor, işçiliğine göre değişiyor. Maskelerin veba zamanı kokudan korunmak için takıldığı söyleniyor. Ardından maskeli balolarda kullanılmaya başlanıyor. Gondolların hepsinin siyah olması da veba zamanına dayanıyor. Önceden rengarenk olan gondollar veba zamanı ceset taşındığı için siyaha boyanıyor ve günümüze kadar öyle geliyor.


Akşam Rialto köprüsünden Venedik manzarası...


Akşam 9 gibi sokaklar ıssızlaşıyor, kepenkler kapanıyor, etrafı bir sessizlik kaplıyor, biz de yorgunlukla otelimize dönüyoruz. Yarın istikamet San Marco meydanı! Burada San Marco kilisesi ve Dükler Sarayı gezilip görülecek yerler arasında. Bizim fazla zamanımız olmadığı için kilometrecelerle kuyruk bekleyemedik. Meydana göz atıp ilk gördüğümüz sokaklardan birine dalıp otelin yolunu bulmaya koyulduk.

Meydanda kuşları beslerken martıların saldırısına uğradım:)

Sokaklarda kaybolup gezerken dışarıdan beğendiğimiz bir pizzacıya giriyoruz. Hislerimiz bizi yanıltmıyor pizzalar muhteşem. İtalya'da eğer oturup yerseniz menüdeki fiyatların aksine bir de oturma ücreti ekleniyor. Hesap geldiğinde bir yanlışlık oldu zannetmeyin.


Venedik'e gelip de maske almadan dönmek olmazdı tabiki. Tüylü, pırıltılı maskelerdense el işi sade bir maskeden yana tercihimi kullanıyorum. Bir de benim maskemin ardından görün Venedik'i...



Evet ben bu şehri çok sevdim. Ama yerlisi olmak istemezdim. Turist kalabalığı çok bunaltıcı. O daracık sokakların nasıl turist dolup taştığını görseniz inanamazsınız ki bu mevsim pek turist mevsimi değildi. Hiç Türk'e rastlamadık:) Ama anlaşılan çok fazla Türk turist geliyor ki dükkan sahipleri size Türkçe karşılık veriyor.
Eğer yurtdışı planları yapıyorsanız listeye mutlaka Venedik'i ekleyin, pişman olmazsınız...


Sırada Rönesans'ın başladığı şehir Floransa!

13 yorum:

ALIŞVERİŞ CİNİ dedi ki...

Yaaa çok güzel ama seni böyle atkı berelerin içinde gördükçe korkuyoruuum! :)

♥ Ç!lekl! ♥ dedi ki...

super anlatmissin cok begendim bizde gitcez bakalim ben de cok merak ediyorum ...tesekkurler ;)

Sıla Yılmaz dedi ki...

Bende en çok Venedik'i sevmiştim.. ama arka sokaklara girdikçe bir çok butik ve vintage satan yer vardı :(

Adsız dedi ki...

Profilden bakılınca burnun fazlasıyla düzgün merak ediyorum burnunda estetik mi var acaba ? Eğer yoksa da gerçekten çok şanslısın! Segah

ebi's style dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Unknown dedi ki...

Maskeyi sevdim ben, bir iç gıcıklayıcı tarafı var :)

ebi's style dedi ki...

Off en çok gitmek istediğim yerlerden biri! Çok güzel fotoğraflamışsın.. Bde maskene bayıldım!:)

http://ebistyle.blogspot.com/

Minenin Takilari dedi ki...

en sevdiğim şehirlerden biri :) çok güzel anlatmışsın anılarım canlandı gerçekten

Peaceinwonderland dedi ki...

Maske çok seksi.:)

Stilcatcher dedi ki...

hahahahah barbi bir türk ,Bir de Japon turist :))
Bu arada seçmişssin en karizma maskeyi :)

Judy Abbott dedi ki...

1 nolu vaporetto'ya binip büyük kanal baştan aşağı bir tur gezilmeli:)

Adsız dedi ki...

Burnun estetik mi ?

Zeynep Şeker dedi ki...

en cok gıtmek ıstedıgım yerlerden bırıdır ıtalya. ve sayende gıtmıs kadar oldum :)

Twitter Updates