Bu aralar ilhamımı ortaçağdan alıyorum. Şatolar, şövalyeler, krallar, kılıçlar... Evet çok fazla Merlin izliyorum!
In these days my inspiration comes from medieval times. Castles, knights, kings, swords... Warrior prince, evil wizard princess or a queen of the throne wars, yes i'm watching too much Merlin in these day!
cindrellaundertheumbrella@hotmail.com
29 Şubat 2012 Çarşamba
27 Şubat 2012 Pazartesi
How-to-do: Ballerina Bun
Hacimli bir topuz yapmak hiç ummadığım kadar kolaymış! H&M'den aldığım saç süngeriyle 3 dakikada halloldu. Kısaca nasıl yaptığımı anlatmak gerekirse;
It's very easy to do a perfect ballerina bun! I bought a hair sponge from H&M and it takes only 3 minutes to do a volumed bun. Here is the how to do a ballerina bun.
- Önce saçları sımsıkı at kuyruğu topluyoruz.
- Saçın ucundan tamamını süngerin içinden geçirip, doluyoruz.
- Süngeri saçla birlikte dışa doğru kıvırmaya başlıyoruz.
- Tüm saç süngerin etrafını sarana kadar devam ediyoruz.
- Ve topuzumuz hazır:)
It's very easy to do a perfect ballerina bun! I bought a hair sponge from H&M and it takes only 3 minutes to do a volumed bun. Here is the how to do a ballerina bun.
22 Şubat 2012 Çarşamba
Mia & Cindrella'nın Pijama Partisi
Mia'yla uzun zamandır kız kıza bir pijama partisinin hayalini kuruyorduk ki geçtiğimiz hafta hayata geçirdik:) 13 Şubat pazartesi günü Marks&Spencer'ın sponsorluğunda Swissotel'in ev sahipliğinde çok eğlenceli bir partiye imza attık! Çok sevdiğimiz blogger arkadaşlarımız da bizi yalnız bırakmadı ortaya tadına doyamadığımız bir pijama partisi çıktı! Gecenin en güzel anlarını topladım, bir video yaptım! İzleyin bakalım sevecek misiniz? Bir sonraki partimiz belki hep beraber olur;)
20 Şubat 2012 Pazartesi
Cindrella's Board: Over-flowered
Yeni sezon ürünler mağazalarda yerini almaya başlarken, beni de bahar heyecanı sarıyor. Yalancı güneş içimizi ısıtmıyor ama güzel günlerin müjdecisi olmayı başarıyor. Bu sezon dolabınıza yapacağınız en iyi yatırım iri çiçek desenli kıyafetler... Şort, ceket, pantolon, etek hiç farketmez, rengarenk çiçeklerle dolu olsunlar yeter! En önemli nokta ise çiçek desenli parçaları bir arada giymek... Evet ilk başta hiç kuşkusuz gözde bir karmaşa, kafada bir karışıklık yaratacak olsa da ne kadar erken başlarsanız alışmanız o derece kolay olur. Bırakın arılar bu sezon nereye konacaklarını şaşırsınlar...
New seasons are coming to stores, fake sunshine is trying to warm us, and im happy because spring is about to come! For this season, the best investment for your wardrobe is definitely big flower prints! It's not enought to wear them alone, mix and match, then you're ready! Let the bees make the honey...
New seasons are coming to stores, fake sunshine is trying to warm us, and im happy because spring is about to come! For this season, the best investment for your wardrobe is definitely big flower prints! It's not enought to wear them alone, mix and match, then you're ready! Let the bees make the honey...
Etiketler:
cindrellasboard,
overflowered,
zara,
zarass2012
19 Şubat 2012 Pazar
Sunday means...
Pazar demek, sevdiğim müzikleri dinleyip, hafta içi cevap veremediğim mailleri yanıtlayıp, dergileri karıştırıp, kafamdakileri bir kenara koyabilmek demek... Evet raptiyeler bunun için.
Sunday means, listening the favorite songs, replying the forgotten mails, reading the mags and put my thoughts away from the head! Yes, clips are for the last thing...
Sunday means, listening the favorite songs, replying the forgotten mails, reading the mags and put my thoughts away from the head! Yes, clips are for the last thing...
Etiketler:
pazar postu,
sunday
17 Şubat 2012 Cuma
''Şizofrenik Sancılar'' Songül Cabacı
Kumaşları tuval olarak kullanan çok yetenekli bir tasarımcı... Tasarımlarını süsleyen yazılar, ipliklerle oluşturduğu kavramsal desenler artık onun imzası haline geldi. Geçtiğimiz hafta karlı bir günde Songül Cabacı'nın Galata'daki showroomunda şizofrenik sancılar koleksiyonunu yakından görmek hem de mini bir çekim yapmak üzere buluştuk. Basic ve elegant olarak oluşturulan koleksiyonun bağlama detaylarını, renklerini, modellerini çok sevdim. Her ortama rahatlıkça giyilebilecek, detaylarıyla ve kalıplarıyla dikkatleri çekecek çok başarılı bir koleksiyon olmuş. Çatıda donmayı göze aldığım mini çekimimiz umarım koleksiyon konusunda size ipuçları verir. Koleksiyondan daha fazla görsel için Songül'ün facebook sayfasına bakmayı ihmal etmeyin.
Fotoğraflar: İdris Ekinci
Etiketler:
genç tasarımcılar,
songül cabacı,
şizofrenik sancılar
14 Şubat 2012 Salı
''Optimono'' Handmade Wooden Eyewear
Konumuz aşk, ama bildiğiniz aşklardan değil... Hazım Rıza Gözlükçü'nün gözlük aşkıyla ortaya çıkan el yapımı ahşap gözlüklerden bahsediyorum, yani Optimono'dan. Hazım Rıza soyadından da anlaşılacağı üzere dededen gözlükçü bir ailenin 4. kuşak temsilcisi. Nereden bu işe kalkışmış derseniz, farklı bir materyalden gözlük yapmayı kafasına koyup, ahşapta karar kılmış. Hem hafif oluşu, hem şekil verilebilmesi hem de dayanıklılığını göz önünde bulunduracak olursak ahşap gözlük fikri beni de oldukça cezbetti.
Ağacın yapısından kaynaklı olarak gözlük modelleri aynı bile olsa, desenleri, damarları, şekilleri farklı olduğu için her gözlük aslında şahsına münhasır, bu yüzden de ismi Optimono ve hepsi el yapımı!
Ahşabını, camınızı seçip, burun ölçünüz ve sap uzunluğunuz alınarak yüzünüze en uygun gözlüğü yaptırma şansına sahip olabiliyorsunuz. Dilerseniz sapına isminizi bile yazdırabiliyorsunuz.
Atölyeyi ziyarete gitmişken bir gözlüğün yapım aşamalarını görmeden olmazdı... Bir gözlüğün yapımı yaklaşık 1 hafta sürdüğü düşünülürse bizimki biraz hızlı çekim oldu:)
Ağacın yapısından kaynaklı olarak gözlük modelleri aynı bile olsa, desenleri, damarları, şekilleri farklı olduğu için her gözlük aslında şahsına münhasır, bu yüzden de ismi Optimono ve hepsi el yapımı!
Loli, Audrey, Archibald, Jasper, Gabriel Optimono'nun baştacı modelleri; yaza yeni modellerin ekleneceğini de öğreniyorum.
Ahşabını, camınızı seçip, burun ölçünüz ve sap uzunluğunuz alınarak yüzünüze en uygun gözlüğü yaptırma şansına sahip olabiliyorsunuz. Dilerseniz sapına isminizi bile yazdırabiliyorsunuz.
The Loli'nin ardından hayat daha bir renkli...
Atölyeyi ziyarete gitmişken bir gözlüğün yapım aşamalarını görmeden olmazdı... Bir gözlüğün yapımı yaklaşık 1 hafta sürdüğü düşünülürse bizimki biraz hızlı çekim oldu:)
Optimono'nun özgünlüğüne, modellerine ve en önemlisi de aşkla yapılıyor olmasına bayıldım! Modeller, fiyatlar, atölye hepsi ve daha fazla bilgi için http://optimono.com/
10 Şubat 2012 Cuma
Istanbul Fashion Week 2012 - Photo Diary
Istanbul Moda Haftası'nın ilk 2 gününde şöyle hızlıca bir tura çıkalım mı?
Çarşamba günü ilk defile Gamze Saraçoğlu, Kuzey Yamacı defilesiydi. Defileye geç kalıp kapıda parmak ucunda defile izleyerek başladık... Defile salonu, lounge alanı, basın odası, giriş çıkışlar bu sene her şey çok daha düzenliydi...
Çarşamba günü ilk defile Gamze Saraçoğlu, Kuzey Yamacı defilesiydi. Defileye geç kalıp kapıda parmak ucunda defile izleyerek başladık... Defile salonu, lounge alanı, basın odası, giriş çıkışlar bu sene her şey çok daha düzenliydi...
Akreditasyon sorunu başa bela! Listelerde bulunamayan isimler, kart olmadığı için üstünü çiz ismini yaz yöntemi...
Dondurucu soğuk ve şıklıktan ödün vermemek...
Defile arası mideye indirilen sandviçler... Defileden defileye koşmak öyle kolay sanıyorsanız fena halde yanılıyorsunuz, tüm enerjinizi tüketiyor!
Ne kadar ünlü, o kadar haber... Gazeteleri açın bakın hangi ünlü hangi defilede görebilirsiniz ama tasarımcının ismini doğru yazmayı bile başaramıyorlar maalesef.
Soğuk hava, sıcacık defile çadırı! Organizasyon bu sene harikaydı ama bu çadır olayına hala alışamadım. Defile yapacak bir çok yer varken niçin çadır?
Backstage düzensiz ve karmaşadan ibaretti... Defilede gördüğümüz düzen öyle kolay kolay olmuyormuş. 20 dakika önce modeller giydiriciler tarafından hazırlanmaya başlıyor ama o sırada her şey olabiliyor. Kıyafete pudra bulaşıyor, modelin ayakkabısı olmuyor, kıyafet fazla dar geliyor; her şey göründüğü kadar kolay değil...
Son dakika yaşanan model krizleri! Moda Haftası'nın en büyük problemi model sıkıntısı... Zar zor seçilen modeller son dakika iptali yapıp profesyonelliğe aykırı tavırlar sergileyince her şey daha da zor olabiliyor.
Defileye 10 dakika kala yapılan tadilat işleri...
Front row savaşları... Kişiye özel numaralı oturma düzenine geçilmediği sürece hala egosuna yenilip en önde oturmayı marifet sayan insanların komik davranışlarını görmeye devam edeceğiz.
Tuvana Büyükçınar'ın Ciddiyet Parodisi'nde dantellerin ve payetlerin kullanımını çok beğendim. Farklı kumaşlar harmanlanıp güzel bir harmoni yakalanmıştı.
Fast food, fast fashion!
IFW'nin en sevdiğim kısmı arkadaşlarla geçirilen uzun saatler...
IFW'nin en iyi çıkış yapan tasarımcısı Nihan Peker! Herkesi kendine hayran bıraktı... Koleksiyon bütünlüğü, detaylar, kumaşlar, kalıplar, aksesuarlar her şeyiyle övgüleri fazlasıyla haketti.
Kışa inat biraz renk...
Özlem Kaya defilesi ise beklentilerin en üstünde çıkan defileydi. Neoprene kumaşla yapılan lazer kesim etekler, bluzlar oldukça ilginçti.
Hızlı turumuzun sonuna geldik. Yazılacak söylenecek bir çok şey var aslında ama bence en önemli mevzu niçin moda haftasının ısrarla New York fashion weekle çakıştırıldığı? Yabancı basın ve buyerlar bir moda haftasının en önemli unsurunu oluştururken niçin gelemedikleri bir tarihte moda haftası yapılmaya devam ediliyor? Yabancı basın var mıydı, evet vardı ama kayda değer kim vardı diyecek olursanız sanırım kimse!
Defile yapan tasarımcılar için itkib nasıl bir gelecek planı çiziyor, gelişimlerine nasıl katkıda bulunmayı amaçlıyor?
Moda tasarımcıları derneği kendi içinde yaşadığı çatışmaları niçin IFW'ye yansıtıyor?
Defilelerin şova dönüştürülmelerine niçin izin veriliyor?
Dergi editörleri niçin burun kıvırdıkları tasarımcıların defilelerini en önden izlemek için çırpınıyor? 2 büyük dergi arasında yaşanan gerginliğin sonu ne zaman gelecek?
Her tanıdığı olan VIP olup, her blogger nasıl basın oluyor?
Gibi binlerce soru sorup kafaları meşgul etmek istemem. IFW beni heyecanlandırmaktan ziyade gittikçe soğutuyor. Dilerim gittikçe gelişen organizasyon, hayranlık uyandıran defileler, yeni yetenekler, yurtiçi ve yurtdışında desteklenen tasarımcılar eşliğinde harika bir moda haftasına sahip oluruz.
9 Şubat 2012 Perşembe
Look of the day: Istanbul Fashion Week - day 2
Bembeyaz bir sabaha uyanıp İstanbul Moda Haftası'nın ikinci günü için Burcu Kuru'nun yeni koleksiyonundan transparan detaylı en sevdiğim yeşil tonunda yazlık elbiseyi seçip, kışa ve kara uyarladım...
I woke up to the snow white morning today and picked up the lovely green transparent dress from Burcu Kuru's new collection!
I woke up to the snow white morning today and picked up the lovely green transparent dress from Burcu Kuru's new collection!
Elbise: Burcu Kuru, Hırka: Massimo Dutti, Kürk etol: H&M, Küpe ve kemer: Topshop, Çizme: Zara
Dress: Burcu Kuru, Cardigan: Massimo Dutti, Faux fur: H&M, Earrings and belt: Topshop, Boots: Zara
Etiketler:
burcu kuru,
ifw2012,
Ne Giydim?
8 Şubat 2012 Çarşamba
Look of the day: Istanbul Fashion Week - day 1
Istanbul moda haftasının ilk günü... Hava buz gibi, kat kat giyinmek şart! Burcu Kuru'nun yeni koleksiyonundan yumuşacık pastel renkli kazağı ve tellerle desteklediği eteğiyle fashion week'in en sıcak kıyafetlerini giyip yeni sezonun en güzel renklerine göz kırpmış oldum.
Today is the first day of the Istanbul fashion week. It's freezing outside so i had to wear over-layered! The sweater and the skirt are from the new collection of Burcu Kuru, i blinked the new season with the pastel colors!
Today is the first day of the Istanbul fashion week. It's freezing outside so i had to wear over-layered! The sweater and the skirt are from the new collection of Burcu Kuru, i blinked the new season with the pastel colors!
Etek & Kazak: Burcu Kuru, Parka: Mango, Kürk bere: Stradivarius, Çanta: Twist, Çizme: Charles&Keith
Skirt & Sweater: Burcu Kuru, Parka: Mango, Faux fur beret: Stradivarius, Bag: Twist, Boots: Charles&Keith
Etiketler:
burcu kuru,
ifw2012,
Ne Giydim?
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)